ZH
VI
TR
RU
RO
PT
PL
NL
KO
JA
IT
HU
FR
FI
ES
EN
DE
DA
Grimm Masalları
Grimm Kardeşler tüm peri masalları
grimmstories.com
|
grimm masalları
|
peri masalları listesi
Anasayfa
En güzel peri masalları
Peri masalları listesi
Peri masalları tam listesi
Alfabetik liste
Rastgele hikaye
Sınıflandırma
Grimmstories.com
Grimm Kardeşler tüm peri masalları
Meryem Ana
Grimm Kardeşler →
Tavşan ile Kirpi
Grimm Kardeşler →
Dikenli Gül (Uyuyan Güzel)
Grimm Kardeşler →
Çeviriler memnuniyetle karşılanmaktadır
Onları şuraya gönder
[email protected]
Grimm Masalları: Çocuk ve Yuva Masalları
Peri masalları listesi (Sayfa 4)
önceki sayfa
sonraki sayfa
1
2
3
4
5
6
7
062
Kraliçe Arı
Kralın oğullarından ikisi macera aramaya çıktı, ama sefahate öyle düşkündüler ki, bir daha eve dönmediler. Üçüncüsü, yani Budala denilen en küçük oğlan ağabeylerini aramak için yola düştü. Sonunda onları buldu. Ama onlar alay ettiler. Biz bile dayanamadık, sen bu avanaklığınla bu yaşama ayak uyduramazsın dediler. Neyse, üçü birlikte yola koyuldu. Derken bir karınca yuvası gördüler; onu hemen bozarak karıncaların nasıl kaçışacağını izlemek istediler. Ama Budala, Hayvanları rahat bırakın, rahatlar
Peri masalı okuyun →
063
Üç Tüy
Bir zamanlar bir kralın üç oğlu vardı. İlk iki oğul atılgan ve gözü pekti. Üçüncü çocuksa sessiz sedasız, kendi halinde olduğu için Şapşalcık diye anılıyordu. Kral iyice yaşlanıp güçten düşünce son deminin yaklaştığını düşündü ama tahtını oğullarının hangisine bırakacağına bir türlü karar veremedi. Bunun üzerine, Yola çıkıp ülke ülke gezin, dedi oğullarına. Bana en güzel halıyı getiren, ölümümden sonra kral olacak. Sonra kavgaya tutuşmalarını önlemek için onları şatonun önüne çıkardı, üç tüy alı
Peri masalı okuyun →
064
Altın Kaz
Evvel zaman içinde bir adamın üç oğlu vardı. En küçük oğlunun adı Şapşalcık'tı. Bu yüzden her fırsatta alaya alınır, küçümsenir, hor görülürdü. Günlerden bir gün en büyük oğul ormana, odun kesmeye gidecekti. Yola çıkmadan önce annesi ona azık olarak güzel, kocaman bir pişiyle bir şişe şarap verdi. Delikanlı ormana vardığında ufacık tefecik, kır saçlı bir ihtiyar adamla karşılaştı. İhtiyar, Bana bir lokma pişiyle bir yudum şarap verir misin? dedi. Çok acıktım, çok susadım. Delikanlı, Sana pişimle
Peri masalı okuyun →
065
Binderili
Bir zamanlar bir kralın altın saçlı bir karısı vardı. Kadın o kadar güzeldi ki, dünyada bir eşi daha yoktu. Derken günün birinde hastalandı ve öleceğini hissedince kralı çağırarak ona şöyle dedi: Ben öldükten sonra tekrar evlenmek istersen, benim kadar güzel olmayan ve benim gibi altın saçları olmayan biriyle evlenme. Bu konuda bana söz ver. Kral söz verdikten sonra karısı hayata gözlerini yumdu. Kral uzun süre yas tuttu ve ikinci bir kadın almayı düşünmedi bile. Ama bir süre sonra vezirler, Bu
Peri masalı okuyun →
066
Tavşan Gelin
Bir zamanlar bir kadın kızıyla birlikte hep lahana ektiği güzel bir bahçede yaşıyordu. Bir kış günü bir tavşan bütün lahanaları yemeye başladı. Annesi kızma, Git bahçeye, kovala şu tavşanı dedi. Kız, Kışşt! Kışşt! Bütün lahanaları yedin be tavşan diye seslendi. Tavşan, Gel kız, kuyruğuma bin de, seni yuvama götüreyim dedi. Ama kız istemedi. Ertesi gün tavşan yine çıkageldi ve lahanaları yedi. Bunun üzerine kadın kızına, Git bahçeye, kovala şu tavşanı dedi. Kız da tavşana, Kışşt! Kışşt!' Bütün la
Peri masalı okuyun →
067
Oniki Avcı
Bir zamanlar bir prens vardı; bir de çok sevdiği nişanlısı. Bir gün birlikte oturup keyifli keyifli konuşurken bir haber geldi. Babası ölümcül bir hastalığa yakalanmıştı ve ölmeden önce oğlunu görmek istiyordu. Prens sevgilisine, Bu durumda gitmem gerek. Seni burada bırakmak zorundayım, ama hatıra olarak sana yüzüğümü veriyorum. Kral olduğum zaman gelir seni alırım dedikten sonra atına atlayıp gitti. Babası ölüm döşeğindeydi. Ona, Sevgili oğlum, bana söz ver! Ölmeden önce, benim seçtiğim kızla e
Peri masalı okuyun →
068
Düzenbaz ve Ustası
Jan oğlunun bir meslek öğrenmesini istiyordu. Bu nedenle kiliseye giderek yardım etmesi için Tanrı'ya dua etti. Sunağın arkasında duran zangoç, Düzenbazlığı! Düzenbazlığı öğrensin! dedi. Jan oğlunun yanma vardı ve ona, Tanrı'nın düzenbazlığı önerdiğini söyledi. Daha sonra onu yanına alarak düzenbazlığı öğretecek birini aradı. Uzun bir yol kat ettikten sonra koskoca bir ormana geldiler. Ormanın içinde ufacık bir ev vardı ve içinde yaşlı bir kadın oturmaktaydı. Düzenbazlıktan anlayan birini biliyo
Peri masalı okuyun →
069
Jorinde ile Joringel
Vaktiyle koskoca bir ormandaki eski bir sarayda tek başına bir kocakarı yaşıyordu; aslında bu kadın bir büyücüydü. Gündüzleri ya kedi ya da baykuş kılığına giriyor, ama akşam oldu mu da normal bir insana dönüşüyordu. Vahşi hayvanlarla kuşları tuzağa düşürüyor, onları kesip kızartıyordu hep. Biri saraya yüz adım yaklaştı mı, sesini kesiyor ve yeni gelen konuşuncaya kadar yerinden hiç kıpırdamıyordu. Ama o alana tertemiz bir kız yaklaştığında hemen onu bir kuşa dönüştürerek kafese koyuyor, sonra d
Peri masalı okuyun →
070
Üç Talihli
Bir gün bir baba üç oğlunu çağırdı; en büyüğe bir horoz, ortancaya bir tırpan, en küçüğe de bir kedi hediye etti. Ben yaşlandım dedi. Ölümüm yaklaştı. Bu dünyadan göçmeden önce sizleri düşündüm. Param yok; size verdiklerim az gibi görünse de, bu onları nasıl kullanacağınıza bağlı. Şimdi sizler bu verdiklerimin tanınmadığı ve bilinmediği bir ülkeye gidin, mutluluğu orada bulacaksınız! Babasının ölümünden sonra en büyük oğlan horozu yanına alarak yola çıktı. Ama nereye gitse herkes horozu tanıyord
Peri masalı okuyun →
071
Altı Kafadar Dünyayı Dolaşıyor
Bir zamanlar bir adam vardı; elinden çok iş gelirdi. Savaşa katıldı ve büyük cesaret gösterdi. Savaş sona erdiğinde ordudan ayrıldı; yolluk olarak ona üç metelik verdiler. Adam çok kızdı. Dur hele, bir yolunu bulup krala çıkacağım; o da bana tüm ülkenin hazinelerini versin diye öfkeyle söylenerek ormana daldı. Orada altı tane koskoca ağacı buğday sapı gibi kökünden söküp koparan bir adam gördü. Ona, Benim hizmetkârım olur musun? Birlikte dolaşırız diye sordu. Ağaç koparan, Olur dedi. Ama önce an
Peri masalı okuyun →
072
Kurt ile İnsan
Bir keresinde tilki kurda insanoğlunun gücünden bahsetti; hiç kimse ona karşı çıkamazdı, eğer çıkacaksa çok kurnaz olmalıydı! Kurt, Aklım ermez benim; öyle birini görürsem hemen saldırırım. Sana yardım edeyim öyleyse dedi tilki. Yarın sabah bana gel, sana bir insan gösteririm. Kurt ertesi sabah çıkageldi. Tilki onu avcıların en çok bulunduğu bir yere götürdü. Önce yaşlı bir askere rastladılar, insanoğlu bu mu? diye sordu kurt. Hayır diye cevap verdi tilki, Bir zamanlar öyleydi. Daha sonra okula
Peri masalı okuyun →
073
Kurt ile Tilki
Tilki kurdun yanında kalıyordu; kurt ne derse onu yapmak zorundaydı, ne de olsa ona kafa tutacak hali yoktu. Bu nedenle tilki ondan kurtulmak istedi. Bir gün birlikte ormana daldılar. Kurt, Tilki kardeş, bana yiyecek bir şeyler bul, yoksa seni yerim dedi. Tilki, Ben bir çiftlik biliyorum, orada bir çift kuzu var; istersen gidip alalım onları diye cevap verdi. Kurt bu işe razı oldu; birlikte oraya vardılar. Tilki, kuzunun birini çalarak kurda getirdi ve oradan uzaklaştı. Kurt kuzuyu yedi, ama doy
Peri masalı okuyun →
074
Tilki ile Komşusu
Dişi kurt bir yavru dünyaya getirdi, bu nedenle komşusu tilkiyi davet etti. O bizim akrabamız sayılır. Kendisi hem akıllı hem de beceriklidir. Çocuğuma ders verebilir, yani ona bu dünyada yardımı dokunur dedi. Tilki çağrılmış olmaktan dolayı mutluydu. Sevgili komşum, beni davet ederek onurlandırdığın için sana teşekkür ederim. Bundan sonra öyle davranacağım ki, hep sevinesin dedi. Verilen davette ağzının tadıyla yemek yedi, içti, eğlendi ve sonra Sevgili komşum, senin çocuğuna bakmak bizim görev
Peri masalı okuyun →
075
Tilki ile Kedi
Bir gün kedi ormanda tilki efendiyle karşılaştı ve o çok akıllı bir hayvan, görmüş geçirmiş biri diye aklından geçirdi. Merhaba tilki efendi! Ne var, ne yok? Ne arıyorsunuz buralarda? diye sordu. Kibirli tilki kediyi tepeden tırnağa süzdü. Bir süre ne diyeceğini bilemedi. Sonunda Ulan farfara, zırdeli, açlıktan nefesi kokan fare avcısı! Bana soru sormak senin ne haddine! Zaten elinden ne gelir ki senin! Şimdiye kadar ne öğrendin ki! Ne marifetin var ki senin! diye azarladı kediyi. Kedi, Tek bir
Peri masalı okuyun →
076
Karanfil
Bir zamanlar bir kraliçe vardı; ama ne hikmetse hiç çocuğu olmuyordu. Her sabah bahçeye inip kendisine bir erkek veya kız çocuk ihsan etmesi için Tanrı'ya yalvarıyordu. Derken gökten bir melek inerek, Sevin artık, çünkü bir erkek çocuğun olacak. Bu çocuğun aklından geçirdiği herhangi bir dilek, anında gerçekleşecek dedi. Kraliçe hemen bu mutlu haberi krala yetiştirdi. Zamanı gelince de bir erkek çocuğu doğurdu; kralın sevincine diyecek yoktu. Kraliçe artık her sabah hayvanların bulunduğu bahçeye
Peri masalı okuyun →
077
Akıllı Gretel
Bir zamanlar Gretel adında bir aşçı kadın vardı. Yüksek topuklu pabuç giyerdi hep ve onunla sallana sallana yürürken Sen güzel bir kızsın diye mırıldanırdı. Eve neşeli geldiğinde de bir yudum şarap içerdi. O şarap iştahını açtığı için o gün ne pişirmişse karnı doyana kadar atıştırdıktan sonra, Bir aşçı daima yemeğin tadına bakmalı derdi. Bir gün efendisi ona şöyle dedi: Gretel, bu akşam misafir gelecek, iki tavuk hazırla sen! Baş üstüne, beyefendi diye cevap verdi Gretel. Tavukları kesti, haşlad
Peri masalı okuyun →
078
Dede ile Torun
Bir zamanlar çok, ama çok yaşlı bir adam vardı. Gözlerine perde inmişti, kulakları duymuyor, dizleri titriyordu. Sofraya oturduğu zaman kaşığı bile tutamıyordu; çorbasını masa örtüsüne döküyor, salyaları ağzından akıyordu. Oğluyla gelini ondan iğrendikleri için yaşlı adamı sobanın yanında bir yere oturttular; yemeğini toprak kâse içinde verdiler; adamın karnını bile doyurmadılar. Adamcağız üzgün üzgün oturup kaldı, gözleri yaşlıydı. Bir keresinde titreyen elleri kâseyi sıkı tutamadı, kâse yere d
Peri masalı okuyun →
079
Su Perisi
Biri erkek, öbürü kız iki kardeş kuyu başında oynamaktaydı. Ama kuyunun dibinde bir su perisi vardı. Şimdi sizi ele geçirdim. Bundan sonra benim için çalışacaksınız dedi ve onları yanına alarak oradan uzaklaştı. Daha sonra kızlara darmadağınık ipler vererek onları çile haline getirtip dokuttu; kıza fıçıyla su taşıttırdı, oğlana kör bir baltayla ağaç kestirtti. Tüm bunların karşılığında iki kardeşe yiyecek olarak taş gibi hamur ekmekten başka bir şey vermedi. Çocukların önce sabrı taştı, sonra be
Peri masalı okuyun →
080
Tavuğun Ölümü
Günlerden bir gün tavuk horozla birlikte cevizliğe gitti. Aralarında anlaştılar. Kim bir ceviz içi bulursa ötekiyle paylaşacaktı. Derken tavuk kocaman bir ceviz buldu, ama horoza haber vermedi. Ceviz içini tek başına yemek istedi. Ama ceviz içi o kadar büyüktü ki, yutamadı. Öyle korktu ki! Neredeyse boğulacaktı! Bunun üzerine, Horoz! diye haykırdı. Nolur bana biraz su getir, yoksa boğulacağım! Horoz tüm hızıyla kuyunun başına vardı ve Ey kuyu, bana su ver! Benim tavuk cevizlikte. Büyük bir ceviz
Peri masalı okuyun →
081
Şakacı Birader
Bir zamanlar güçlü bir kralı olan bir ülkede savaş sona erince pek çok asker terhis oldu. Şakacı Birader de terhis oldu, ama ödül olarak bir parça tayın ekmeğiyle dört metelik aldı ve bununla yola çıktı. Bu sırada Aziz Petrus da dilenci kılığında yola düştü ve Şakacı Biraderle karşılaştığında ondan para dilendi. Zavallı dilenci, sana ne versem ki? Ben askerdim, şimdi terhis oldum; yanımda bir parça tayın ekmeğinden ve dört metelikten başka bir şey yok. Bunlar bitince ben de senin gibi dileneceği
Peri masalı okuyun →
önceki sayfa
sonraki sayfa
1
2
3
4
5
6
7
Grimm Kardeşler en güzel peri masalları
En güzel peri masalları →
En güzel peri masalları
Peri masalları listesi
Grimm Masalları